• SBTV Forum'da yer alan hiçbir bilgi kesinlik içermez. Esigara kullanımını düşünüyorsanız doktorunuzla görüşünüz.

İncelemeler OHW DIY Kit İnceleme Alanı

  • Konuyu Başlatan Konuyu Başlatan antitu
  • Başlangıç tarihi Başlangıç tarihi

antitu

Community
Ön bilgilendirme: Sevgili dostlar, 'diğer tarafta' İlke Kimya için zamanında yaptığım incelemeleri, forum yönetimi ile konuşup 'bu tarafa' taşımaya karar verdik. İlke Kimya yetkilileri ile yaptığım görüşmeden de olumlu bir izlenim edinince kolları sıvadım. Yeni bir şey yok, oraya yazdığımız incelemeleri buraya da yazıp daha çok kişiye ulaşmasını arzu ediyoruz sadece. Orada göremeyenler burada görebilir, okuyanlar tekrar hatırlamak isteyebilir. İlginiz için şimdiden teşekkür ediyorum.

***

Selam dostlar,

Sizler için İlke Kimya'nın son tedarikinde kendine yer bulan OHW aromalarını incelemeye çalışacağım.



upload_2019-6-12_23-42-57.png

Aroma miktarları 12 ml (şişenin içindekilerle beraber).

Aromaların bazılarını Oxi Merck Merck, bazılarını da Merck Merck Merck ile demledim. Hepsi 3 mg.

upload_2019-6-12_23-43-35.png

Aromalar DL tipi olduğu için (bendekiler) genellikle tadımlarımı Drop RDA ve Reload RTA ile Gear RTA'da yaptım.

Pamuk olarak Fiber N'Cotton, tel olarak da performans telleri de denilen fused clapton tel kullandım.

upload_2019-6-12_23-54-4.png

Drop ve Reload için çift bobin, 0.18 ohm, 55-60 watt; Gear için tek bobin, 0.36 ohm, 30-35 watt aralığında deneyimleme yaptım.

upload_2019-6-12_23-44-14.png

Bazı aromaları mtl tipi cihazlarda da (Spica Pro, Penodat, Troy 1x v3, IDA RDA) denedim. Onları ayrıca belirteceğim.

upload_2019-6-12_23-54-40.png

Aromaları değerlendirme imkânını veren İlke Kimya'ya kalbi teşekkürlerimi sunar, herkese bol buharlar dilerim.

upload_2019-6-12_23-55-25.png

***
Platinum
İçerik olarak jelibon ve tropik meyveler içeren bu aroma, şekerli tatlarla arası açık olmayan herkese hitap edecektir diye düşünüyorum.

İlk nefesten itibaren bende sanki Haribo ayıcıkları hapur hupur yiyormuşum hissiyatı oluştu. İçeriğinde bulunan tropik meyveler (artık onlar nelerse), oluşan bu jelibon tadına asla gölge etmiyor.

Tropik meyve işi benim için biraz sıkıntılı. Damak tadıma da pek uymuyor. O yüzden tropik meyve içeriklerinden fersah fersah kaçarım genelde. Hele papaya tarzı aromalar ciddi manada içine girdiği karışıma damgayı vuruyor. Platinum'da da aynı şey olur mu diye endişe ettim ama olmadı.

Bu aromayı Drop gibi güçlü bir cihazda içmek daha çok hoşuma gitti. Gear Rta'da sönük kaldı.

Spica Pro'da da denedim. Mtl performansı da hoşuma gitti. Tat azalması ya da kırılması gibi bir durum yaşamadım. Ama elim hep Drop'a gidiyor. Starmaster'ın kulakları çınlasın.

Sözün özü, bendeki ilk beş aromanın içinde en sevdiğim aroma oldu Platinum. Puanım yıldızlı 10'dur.

Neon Apple
Önce içerik: Elma şekeri, yeşil elma, sakız.

Yeşil elma tabanlı bu aromayı üç hafta boyunca hiç tatmadım (Platinum için arada kaçamaklar yapmıştım). Üç haftanın sonunda önce sıcak buhardaki performansını merak edip Drop'ta denedim. Elma, evet. Yeşil mi, bence hayır. En azından o sıcaklıkta hayır. Yeşil elma deyince insan ekşi tatlar bekliyor. Bu ekşilik elbette bir limon keskinliğinde olmasın, ama en azından ekşi olsun istiyor. :) Böyle yorumlar yapmayı hiç sevmem ama sanırım bu kez anlatmak için mecburum: Nefesi alırkenki değil verirkenki tadını sevdim. Ağızda bıraktığı o nam nam nam hissiyatı. (L&M'deki İsmail Abi tarzında bir nam nam bu. :))

Üstelik sakız tadı da bir parça zayıf kalmış gibiydi. Ve şekerli. Ağzınızda şekerli tatlar bırakacak kadar şekerli. Kararsız kaldım. Sevmedim diyemiyorum, tam anlamıyla sevdim de diyemiyorum.

Derken tek bobine geçtim. Sıcaklık düştü. 30-35 watt aralığında aroma bambaşka bir aromaya dönüştü! Elmalı sakızı ağzınıza atmışsınız, çiğniyorsunuz ancak tat hiç kaybolmuyor. Öyle düşünün.

Aromaların bana yaptığı bu oyunlara, iki buçuk senedir şaşırmaya devam ediyorum. Bazı aromalar yüksek sıcaklık severken bazıları işte böyle karşı çıkıyor. İşin bir başka kısmı ise bunun tam tersini sevecek de çıkacaktır.

Gear, Zeus, Serpent Mini, Pharaoh Mini gibi tek coilli cihazlarda bu aroma gereğini yapacaktır. Size başlangıçta vermeyi hedeflediği aromayı dolu dolu verecektir.

İşin özü, "ne zamandır şöyle kaliteli bir elmalı aroma içmedim" diyenlerin yarasını saracaktır. Ancak, ekşi beklentisine girmeden.

Bu arkadaşımız için Gear'daki notum 9'dur. Drop'ta ise 7,5 diyebilirim. Henüz mtlde denemedim, deneyince onu da ayrıca belirtebilirim.

Sweet Lovin'
İçerik: Çilek - karpuz - sakız.

Koku itibariyle en başta bu üçünü de barındıran bu aromayı sırasıyla Drop, Gear ve Spica Pro'da deneyimledim. En sonda söyleyeceğimi en başta söyleyeyim: Platinum gibi yüksek sıcaklık seven bir aroma bu.

İçerdiği üç aromayı almak isteyip de bu aromayı temin edenleri pişman etmeyecek bir aroma olsa da, çilek en baskın tat olarak karşımıza çıkıyor. Bugün yanımda olanlar bana sürekli: "Ne içiyorsun, çilekli bir şeyler kokuyor." deyip durdular. Sert, sentetik bir çilek değil bu. Suni bir tat yok. Yumuşak, pürüzsüz ve -yine- şekerli bir çilek.

Karpuz en başta koku olarak mevcutsa da demlendikten sonra tat olarak aralarda kalmış. Bu aromayı bilmeden tüketen biri, bu aromada karpuz olduğunu anlamayacaktır.

Çilek-karpuz ikilisi vape dünyasında sıkça kullanılan ve benim birbirine çok yakıştırdığım bir ikilidir. Yaz aylarında bu ikisine bir parça buz (koolada) eklerseniz tadından yenmez. Burada buz yerine sakız var. Ancak bu bildiğimiz türden bir bubble gum değil. Bir tür şekerleme. Rahatsız edici mi? Bence değil. Şekerli aromalara uzak olanlar mesafeli yaklaşabilir. Özellikle ciğer çekimde aldığınız nefesten sonra ağzınızda çilekli bir şekerleme tadı hissediyorsunuz.

Spica Pro (mtl) yorumuna gelince. Bugün tüm gün içtim. Başlangıçta "evet" dedim "mtlye de uygun." Ancak zaman geçip de tankın sonuna doğru gelince bir tür şurup tadı ortaya çıktı. En sonunda. Bitmeye yakın. Tankım 4 ml değil de 3 ml olsaydı belki böyle düşünmeyecektim. Yine de birkaç gün sonra yeniden Spica Pro'nun tankına yarım doldurup yola revan olurum.

Toparlayacak olursam çileğin ben buradayım dediği, karpuzun aralarda gezindiği, sakızımsı bir şekerlemenin çileğin etrafını sardığı, suni olmayan, insanın boğazına yapışıp kalmayan, tatlı tatlı içilebilecek bir likit ortaya çıktı.

Notum Drop için 9, Gear için 7 (düşük sıcaklıkla olmuyor), Spica Pro içinse 8'dir.

Çileği cheesecake ya da dondurma ile değil de daha sade hissetmek isteyenler için isabetli bir seçim olacağını düşünüyorum.

Aklıma bir anım geldi, onu da paylaşıp bitireyim: İki buçuk sene önce ilk evyap tecrübemde TFA'nın Strawberry Ripe'ını tek başına demleyip tam da bu tadı alacağımı hayal etmiştim. Sonuç tabii fiyasko olmuştu. :) Sonra da "ben galiba likit yapmayı beceremeyeceğim" deyip yeniden hazır likitlere yönelmiştim. Yolun henüz başında olup da benim gibi evyapa -kısa süreliğine de olsa- küsen kişilere el uzatan bir aroma Sweet Lovin' aynı zamanda.

Drippn Whip
İçerik çok sade: Krem şanti.

3 hafta önce de söylemiştim: Kremalı aromalarla aram pek yok. Ancak eskilerin deyimini ödünç alarak söyleyeceksek bir tür "hissikablelvuku" ile bu aromayı istedim. Gelir gelmez ilk olarak kokusuna baktığım da bu idi. İlk olarak bir krem şanti kokusu aldığımı söyleyemem. Bana bir tür beze kokusu gibi gelmişti. Daha derin koklayınca çok hafif bir keki de andırıyordu. Demlemeye bıraktım.

Aradan geçen günlerin ardından tadına Drop'ta baktım ilk olarak. Hmm dedim, değişik. Sonra birkaç nefes daha. Pamuğu yeniden ıslatıp bir daha. Geçtim Gear'a. İşi bir tür oyuna çevirerek bir ondan bir ondan tatmaya başladım. :D Ve Gear performasında karar kıldım.

Krema içiyorsunuz. En kestirme olarak bunu söyleyeyim. Ama bu krema da süt tadı da var. Beze tadı da var. Eşinizin yaptığı tatlının üstüne koyduğu krem şantiden (ona çaktırmadan :)) bir parmak aldığınızı düşünün, onun tadı da var.

Direkt DL aroması. Troy'da denedim mesela, olmadı. Ciğer çekimde aldığım o yumuşacık tadı veremedi. Ben de ısrar etmedim.

Bazı likitleri içtikçe seversiniz. Mesela ben Loaded'ın Glazed Donuts'ını aldığımda (120 ml'lik dev şişe) ilk gün çok pişman olmuştum. Hatta tedarikçi arkadaşa da bu durumu yazıp keşke almasaydım demiştim. Ancak sonrasında (aradan bir hafta kadar vakit geçince ve ben ara ara bu likidi içtikçe) likit bende bağımlılık yaptı. Hâlâ en sevdiğim likitler arasında gelir. Drippn Whip'te ben öyle bir şeyler sezinledim. Başlangıçta Glazed Donuts'taki hayal kırıklığı asla olmadı. Ancak zamanla daha çok seveceğimi düşünüyorum.

Yumuşak, hakikaten yumuşak, insanı yormayan, hatta içtikçe içesinizin geldiği sütlü-kremalı sade bir likit arıyorsanız Drippn Whip size göz kırpacaktır.

İşin benim için tuhaf tarafı ise başka bir likitte klasik bir taban aroması olarak kullanmak isteyeceğiniz bu karışımın apayrı bir lezzet olarak karşıma çıkması oldu. Daha evvelinde Flavor Art'ın Whipped Cream'ini (sırf meraktan) sade demleyip içme teşebbüsünde bulunmuştum. Olmamıştı.

Bu kez olmuş diyerek modumu masaya usulca bıraktım. Notumu da 8,5 olarak yazdım. :)

Not: İki gündür elimdeki aromaları hunharca deneyerek kişisel yorumlarımı aktarmaya çalışıyorum. Bu satırlar bana ait olduğu gibi yazdıklarım da bana aittir. Ne kadar öznel olmamaya gayret etsem de zevk denilen hadise tamamen öznel olduğundan ben de bundan tam olarak kurtulamıyorum. Sağa sola yalpa yapmadan, ne tadı aldımsa onu açıkça yazmaya gayret ediyorum. Benim beğendiğim sizlere hiç hitap etmeyebilir, bunun tam tersi de mümkündür; hatırlanmasını isterim. İlk 4 aroma beni mutlu etti. Kesinlikle zaman içerisinde yeniden tercih edeceğim ürünler oldu. Geri dönüşler için çok teşekkürler.

Almond Tobacco
Bilerek bu kadar beklettiğim son aroma hakkında da fikirlerimi yazmak isterim. Karşınızda Almond Tobacco.

5 haftayı biraz geçti. Aroma artık iyice demlendi. Akşamüstü Penodat'a döktüm ve başladım ufak ufak üflemeye.

En son söyleyeceğimi en başta söylemek isterim: Likit yağ gibi kayıp gidiyor. Aromaya damgayı vuran badem olmuş. Değişik bir badem ama bu. Buharı özellikle çekerken damağınızda oluşan şölen, bademden. Badem, bazen iç ezen bir hale bürünebilir. Günlük hayatta yerken kısmından bahsediyorum. Ben mesela badem yerken mutlaka yanıma bir bardak su alırım. Bu aromada öyle bir durum söz konusu değil.

Tabir biraz garip kaçabilir ama "ıslak" bir likit olmuş bu. Ağzınıza ıslak ıslak tatlar doluyor ve açıkçası bu benim çok hoşuma gitti. Maalesef içtikçe içesim geliyor ve 3 mg demlediğim için atomizer elimde emzik oluyor.

Daha yüksek mg'lı karışımlarda nikotinin acılığı daha tok bir içim sunacaktır. Ben maalesef içemiyorum, dolayısıyla o şanstan mahrumum.

Sözün özü dostlar, çok klas bir aroma ile karşı karşıyayız. Eğer 5-6 hafta sabredecek vaktiniz varsa, güzel bir mtl tipi aroma arıyorsanız, badem alerjiniz yoksa, tütünün bunca yakıştığı bu tadı merak ediyorsanız, siz de benim gibi likidi buharlarken Cem Karaca'dan Islak Islak şarkısını dinleyin, şöyle uzaklara doğru bir bakın ve kendinize güzel günler dileyin.

IMG_20190322_195719.jpg

Rocket Man
Sevgili starmaster hocamın gönderdiği hediyelerle ile OHW serisinden birkaç aromayı daha yorumlama imkanı elde ettim. Sağ olsun kendisi demleyip gönderdiği için demlenmesini beklemeyeceğim. Kendisine buradan teşekkürü bir borç bilirim. Hemen başlayalım.

İlki Rocket Man.

Yaban mersini, yoğurt ve granola üçlüsü. Granola için kahvaltılık gevrek tarzı tahıl tabanlı bir ürün diyebiliriz.

Likidi içmeye başladığım ilk anda bu tahıl tabanı hemen dikkatimi çekti. Her şey bu tahıl tabanının üstüne inşa edilmiş gibi. Yaban mersini sizi boğmadan ben de varım diyor ve bu ikisinin üstüne de üzerine de yoğurt tadı 'dökülüyor.' Ortaya da enfes bir premium tat çıkıyor.

Rocket Man şekerli bir likit. Likitten üç beş nefes aldıktan sonra dudaklarınızda o şeker tadını alabiliyorsunuz. Ancak bağımlılık yapan bir ürün olacağa benziyor. İçimi sert değil. Starmaster hocam da muhtemelen bu likidi 3 mg ile demlemiş (hatta belki daha az), bana öyle geldi. Niko'dan yana da bir dezavantaj olmayınca akşamdan beri püfür püfür içtim.

Tahıl tabanı bu likitte nirengi noktası oluşturmuş. Yaban mersini baskın değil, rahatsız etmiyor, yoğurt da tam kıvamında. Açıkçası epey beğendim Rocket Man'i.

Gold
Starmaster hocamın ikinci hediyesi Gold. Gold Tooth serisinin bir diğer aroması. Tropikal ve egzotik meyveler içeriği ile sunulan Gold, tam bir meyve suyu karışımı. Ya da karışık meyve suyu. Kompleks bir aroma olduğu için içeriğindeki tüm tatları tespit edebilmek hayli güç. İşin zorluğunu anlatabilmek için şöyle bir görselden yararlanalım:

food-background-assortment-colorful-ripe-tropical-fruits-top-view-120790757.jpg

Tropik meyve işi riskli bir iş. Daha evvel başta büyük aroma firmalarından oluşmak üzere pek çok tropik meyveli likit tükettim. Çoğu bana yavan geldi. Hatta bazıları "acı" idi. Damak zevkimize de pek uymadığından biraz garipsiyoruz sanırım. Neticede günlük hayatta papaya, mango vb. tüketen insanlar değiliz. Birkaç denemeden sonra tropik meyve işine son verdim.

Gold'a da bu ön yargılarım ile yaklaştım başlangıçta. Ancak içtikçe fikrim değişti. Ne bir acılık ne de garip bir tat var. Alanı pişman etmeyecek bir aroma olmuş. Tabii tropik meyve tatlarından hoşlananlar için konuşuyorum. Kullanılan tatlandırıcılar sanırım o bize uymayan kısımların üzerini örtmüş. Finalde çünkü o şeker tadı size hatıra kalıyor.

10 üzerinden 8,5 diyebilirim notuna. Zevke göre buna biraz koolada da eklenebilir. O zaman serin bir yaz likidine dönüşür.

Mini Muffin Man
Muffin Man'in kız kardeşi diyebilir miyiz? Diyebiliriz. Bu aromadaki muffin hamurunu abisi Muffin Man'den tanıyoruz. Birebir aynısı. Tarçın da sabit kalmış. Değişen tek şey elma. Elma gidiyor, yerine çilek geliyor. Biraz detaylandıralım.

Likidi buharlamaya başladığımda "o tarz" bir aroma içtiğimi anladım. O tarz dediğim sonuna kadar pastane içerikli hamurlu tatlar. Bu tarz tatların devamlı içilebilirliği olmasa da insanın ara ara eli gidiyor. Ben gün boyu oturup da Muffin Man de içemem zaten. Lakin böyle dememe rağmen içtikçe de içesim geliyor. Ancak belli bir süre sonra insanı kesiyor. Sanırım bunu da tarçın sağlıyor.

Tarçın miktarı da güzel. Hatta bana Muffin Man'e göre bir parça daha az geldi tarçın yoğunluğu. Bu bana göre iyi bir şey. Fazla tarçın cildi olmasa da tankı bozuyor, ağız tadına da iyi gelmiyor.

Aromadaki çilek de öyle belirgin ön plana çıkan bir çilek değil. Ancak bu hiç yok anlamında da okunmasın. Sadece bu aromada muffin tadının önüne hiçbir şey geçememiş, onu söylemeye çalışıyorum.

İlke Kimya'da an itibariyle bu aroma stokta yok. Ancak bir sonraki sevkiyatta kesinlikle olmasını isterim. Bir şişe alınır, güzel güzel demlenir, ara ara içilir.

9/10 diyebilirim.

***

Yeniden merhaba dostlar,

Yaklaşık 3 hafta önce demlemeye bıraktığım 11 OHW DIY Kiti incelemeye başlıyorum. 11'ini birden denemediğim için sıra sıra denediklerimden bahsedeceğim. Aromalar genellikle DL tipi aromalar olduğu için denemelerimi ya Drop Rda ya da Reload ile Gear Rta'da yapacağım. Tüm detayları her postta yazarım.

Watermelon Slush
İlk olarak en merak ettiğimden başlayayım. Açıkçası en çok sabırsızlandığım aroma buydu. Hatta esasında yarın tam 3 hafta dolacakken birden aklıma düştü ve bir gün önce denemiş oldum. :)

İçerik olarak buzlu karpuz olarak belirtilen bu aroma bundan daha iyi ve daha net olarak tarif edilmezdi sanırım. Daha ilk nefesi aldığınızda hissettiğiniz ilk tat buzlu bir serinlik. Ardından da muazzam dizayn edilmiş bir karpuz tadı karşılıyor sizi.

Karpuz şimdiye kadar içtiklerime hiç benzemiyor. Suni değil, tadıyla içinizi bayan bir karpuz hiç değil. Biraz şekerli olsa içim kalitenizi net şekilde etkileyecek bir karpuz tadının önüne geçilmek için her şey yapılmış sanki.

Buzlu serinlik ise aromanın önünde. Drop Rda'da denediğim için Allah ne verdiyse tüm tadı verdi. Bugünkü sıcak havaya ilaç gibi geldi. Koolada ile sorunu olmayanlar ve dolu dolu bir karpuz aroması içmek isteyenler için artı hanesine yazılacak bir aroma olmuş Watermelon Slush. Tahminimce bundan sonra bu tadı tek bobin olduğu için Gear Rta'da içmeye devam edeceğim zira bu seviyedeki koolada benim yapıma uygun değil.

Aromaya 10 üzerinden 9 verebilirim. Düşük sıcaklıklarda koolada etkisi de düşecektir ve çok daha iyi bir likide dönüşecektir diye tahmin ediyorum. Ancak bu haliyle de sevenine güzel bir kıyak geçer.

Magic Man
İstek üzerine bugün Magic Man'i değerlendiriyorum. Esasında yarın deneyecektim ama özellikle Platinum ile farklarını ortaya koymak babında bugün denemek ve yorumlamak istedim.

Magic Man, OHW'nin kült aromalarından biri. Myman, Muffin Man serisinden hemen sonra ortaya çıktı diye hatırlıyorum. Zamanında bir arkadaşımdan birkaç nefes likit halini denemiştim. Ancak arkadaşım mtl kullanıcısı olduğu için net bir hüküm verememiştim hakkında. Sonrasında ise yolumuz hiç kesişmedi. Ta ki DIY kitlere kadar.

Serinin jelibon içerikli diğer aromasını en başta temin etmiş, sizler için yorumlamış ve çok da beğenmiştim. Elime geçen ilk beş aromada açık ara en sevdiğim o olmuştu. Şimdi o beş şişeye baktığımda Platinum'un bitmek üzere olduğunu görüyorum. Hakkını vermişim. :p

Platinum, jelibon tadı ile tropikal meyvelerin birleşimi idi. Özellikle ciğer çekimde efsane bir tat sunuyor, mtlde de pişman etmiyordu. Kendisini zaman zaman ciğerde zaman zaman da mtlde tükettim.

Magic Man ise tanımda da belirtildiği gibi meyve sulu jelibon. Açıkçası Magic Man'i de epey beğendim. Aralarındaki farkları ise Magic Man'i denedikten sonra kafamda netleştirdim.

Önce görsel yardımı. Platinum için jelibonun şu şekli diyebilirim:

poncikjelibon.jpg

Magic Man ise şu:

pr_01_811.jpg

Yazıya dökecek olursak:

1. Platinum şeker ve meyve tadını daha baskın sunuyor, buna karşın Magic Man'de diğerine kıyasen hem şeker daha az hem de meyve tadı.

2. Platinum'un daha sert bir içimi var. Özellikle çift bobin cihazlarda üst üste çektiğiniz zaman bir süre sonra boğazınızı tahriş edebiliyor. Magic Man'i ise üfle üfle dur. Buhar ipek yumuşaklığında ağzınızda dağılıyor. Belki bu noktadan sonra Platinum tek bobinde, Magic Man ise çift bobinde daha rahat tüketilebilir.

3. Platinum'un bu sert tavrı onu mtlde de rahat tüketmenizi sağlarken Magic Man mtlde kayboluyor. Tat kesinlikle kırılıyor ve çok hafif bir meyve suyu tadı hissediyorsunuz (Troy yorumu). Magic Man'in hakkı net şekilde DL.

Peki hangisini tercih etmeliyiz? Mümkünse ikisini de. Değilse yazdıklarımdan hareketle size uyanı. Tabanının jelibon olması sizi aldatmasın, bu ikisi iki ayrı aroma. İkisini de çok sevdim. İkisi de elimin altında olsa iyi. İkisinin de sundukları hizmet farklı. İkisi de hoş meyve aromaları.

Sanırım yeterli olmuştur. :)

Baker's Dozen
OHW DIY kitlerin içerisinde pastane grubunda kendine yer bulan Baker's Dozen henüz demlenmemiş haliyle hakikaten nefis bir kokusu olan aroma.

3 haftanın sonunda denedim. Yarım saatlik bir süre zarfında üst üste çekimlerle tatları ayırt etmeye çalışıyorum.

Likiti içmeye başladığınız anda efradını cami ağyarını mani bir pastane tadını alıyorsunuz. İçeriğe bakmadan ilk söyleyeceğimiz şey kurabiye tadı oluyor. İçeriğe göz attığımızda ise bu kurabiye tadına beyaz çikolata, fındık ve kremanın eşlik ettiğini görüyoruz. Peki bunlar ne derece hissediliyor?

Keskin bir aroma değil Baker's Dozen. Öncelikle bunu söyleyelim. Kremalarla güzel bir kıvamda yumuşatılmış bir tat deneyimi sunuyor size. Yüksek sıcaklıklarda yaptığınız çekimlerde asla rahatsız edici bir yönü yok.

Kurabiye tadı nötr. Tatlı bir kurabiye hissi alamadım ben likitten. Buna mukabil acı da değil. Orta karar ve karakter itibariyle olumlu bir görünüş sunan kurabiye. Fındık tadı çok gerilerde belli belirsiz geliyor. Biri bana bu likitte fındık olduğunu söylemese fındık tadını ayırt etmem epey güç olurdu. Beyaz çikolata kurabiyenin hemen yanında. Likide çikolatamsı bir tat veren yönü ile karışımda kendine yer buluyor. Çikolatamsı dedim, çünkü bildiğimiz çikolatalı likitlerin tadına benzemiyor. Ağzınızda dolu dolu bir çikolata tadı hissetmeyi beklemeyin. Ama üst üste yaptığınız çekimlerde nötr kurabiyeye tat veren bu tadın beyaz çikolatadan geldiğini anlıyorsunuz.

Genel toplamda şekerli ya da tatlı sayılabilecek bir yönü hemen hemen yok. Hafif bir beyaz çikolata esintisi, nört bir kurabiye ağırlığı, krema yumuşaklığı ve çok çok geriden gelen fındık parçacıkları. Bu aromayı herhalde böyle toparlayabilirim.

Net konuşmak gerekirse en azından benim için başlangıçtaki koku kadar etkileyici olmadı. Fakat pastane grubunda farklı bir tat arayanları mutlu edebilir.

Kötü diyemem, çok iyi diyemem, aralarda diyebilirim. :)

Notum da 10 üzerinden 7'dir.

Kinetic Cooler
Elektronik sigarada yapay, şurubumsu olmadığı müddetçe yeni her tada açığım. Sanırım o tatlardan birini buldum: Serin havasıyla önümüzdeki yaz vazgeçilmez aromalarımdan biri olacak Kinetic Cooler.

OHW'nin "Electric Sky" serisi içerisinde yer alan Kinetic Cooler'ı denediğim ilk anda mandalinalı buz gibi bir gazozun boğazımdan aşağı yuvarlandığını hissettim. Tek farkla, bunda boğaz yakan asit yoktu.
:)


İçerik olarak mandalina, nane ve limonata olarak sunulan bu aromada baskın tat mandalina. Limonata, mandalinanın o aklımıza ilk gelen tadını başka bir yöne doğru çekiyor. O yüzden mandalina tadını net bir mandalina şeklinde değil de içine limon karıştırılmış bir halde alıyorsunuz. Yine de limonun eser miktarda, likidi özgün bir tada çevirmek için kullanıldığını düşünüyorum. Çünkü aromada baskın bir limon tadı yok.

Nane kısmı, bu tada mesafeli yaklaşanları endişelendiriyor olabilir. Ancak belirtmek gerekir ki nanenin bizzat tadı da tam olarak ortada yok. Tadı yok ama serinliği gün gibi ortada. Yeşil naneye uzak duranlar bu anlamda rahatlayabilir ve bu aromayı radarına alabilir.

Drop RDA ile 60 watt civarında nane serinliği sayesinde epey ferah bir likit ortaya çıkıyor. Ancak sıcaklık 30'lara düşürülür ve single coil bir atomizerde içilirse bu serinlik de biraz daha sakin hissedilecektir diye düşünüyorum.

Portakal, mandalina, limon gibi asitli tatlar kötü aromalar ile hakikaten çekilmez oluyor. Eski tecrübelerinizi bir kenara bırakın, hakikaten net ve yapay olmayan bir aroma tercihinden bahsediyoruz. Bu da bu aroma ile yapılan likidi başka bir seviyeye taşıyor.

Sıcak yaz günlerinde içebileceğim doğal bir tadım olsun diyenler Kinetic Cooler'a şans verebilirler. Adv olmasa da gün içerisinde en az bir tank ile sizi serinletecektir.

Carnival Crunch
Hazır söz Electric Sky serisinden açılmışken bu serinin Neon Apple ve Kinetic Cooler'dan sonraki üçüncü aroması Carnival Crunch ile devam edelim istedim.

İşin açıkçası bu üç birbirinden farklı aromanın hangi düşünce ile aynı seride bir araya geldiğini anlamadım. İlki elmalı, ikincisi soğuk mandalinalı olan aromalardan bu üçüncü mısır gevreği tadında.

Mısır gevreğinin yanı sıra vanilyalı dondurma da içerikte belirtilmiş. Vanilyalı dondurma kısmı biraz ilginç. Çünkü geçmişte Vanilla Bean Ice Cream ile tecrübe ettiğimiz şekle uygun bir tat alamadım ben likitten. Ancak vanilya kısmı içerikte belirtildiği gibi tatta da var.

Pastane grubunda değerlendirebileceğimiz Carnival Crunch, o bilindik 'crunch' tadını hafif vanilyalı bir şekilde veriyor. Nötre yakın bir tattan bahsediyoruz. Ben olsam bu tabana biraz kaliteli bir yaban mersini eklerdim. Buharı içime çekerken bu aromada bir şeyler eksik kalmış düşüncesi bende oluştu.

Mısır gevreği tadı da bizim damak tadımıza pek uygun değil kanımca. Vanilya bu acıya çalan tadı tam olarak kırmaya yetmiyor ve ortaya karışık bir tat çıkıyor.

Benim damak zevkime pek uyduğunu söyleyemeyeceğim. Belki de 3 hafta bu aroma için yeterli gelmedi, onu da tam kestiremiyorum. Tatta bir çiğlik olmasa da oturmamış, havada kalmış bir durum söz konusu. İlerleyen zamanlarda bu aromaya yeniden döner, bir kere daha deneriz. Lakin bu hali ile benden geçmedi.

Berries
En son nefis bir çilekli dondurma yemeyeli ne kadar zaman oldu? Peki en son ne zaman damaklarınızı çatlatan çilekli dondurma tadı buharladınız? Arkanıza yaslanın. Şov başlıyor.

İddialı bir giriş yaptığımın farkındayım. Bu iddia beraberinde bazı riskler de getirecek. Ancak bu akşam tüm riskleri alasım var. :rolleyes: OHW'nin Popsicle Series dizisinden çıkan Berries beni hayli etkiledi zira.

İlk itirazım sitedeki tanıtım yazısına. Çilekli meybuz olarak sunulan bu aromada meybuz ferahlığı yok. Bildiğiniz çilekli bir dondurma tadı alıyoruz likidi tüketirken. O tanıtım yazısının yanıltıcı olmaması adına düzeltilmesi için İlke Kimya'ya çağrıda bulunarak başlayalım.

Pamuğu likitleyip ilk nefesi çektiğimde ağzımda kalan tat taze toplanmış olgun çilek tadı idi. Çilekli şekere de benzetebileceğim bu tat, buharlamaya devam ettikçe önce çilekli dondurmaya, ardından da aralarda usta dokunuşlarla hissettiğim çilekli bir kremaya döndü. Kötü tarafı, elinizden bırakamıyorsunuz. :p

Kreması bol bir çilekli dondurma tadını doya doya hissediyorsunuz.

Çilek evvelden beri riskli bir aroma olagelmiştir. Suni çilek aromalarını geçmişte çok tükettik. Milkman adı ile sunulan klon aromaların bazıları maalesef çürük çilekten öteye geçemedi. Bu aromayı henüz tüketmeden aldığım koku beni bir an için endişelendirse de (geçmişin izlerini kolay silemiyorsunuz) buharladıkça yanıldığımı anladım.

Hakikaten güzel bir çilek tecrübesi bu. Notum yıldızlı 10 olarak tarihe geçsin.

Not: Bu aromadan yaptığım likidi Gear Rta'da 0.32 ohm ve 41 watt ile tükettim.

Not 2: Site görselindeki aromanın üstünde "Jeri's Berries" yazsa da bana gelen aromada sadece "Berries" yazıyor. Aklıma ilk olarak acaba Jeri's olanının hakikaten meybuz olabilme ihtimali geldi. Bir karışıklık olmuş olabilir mi? Bu ikisi farklı aromalar mı yoksa sonradan bir ambalaj değişikliği mi oldu? Bunu da yetkililer yanıtlandıracaklardır.

IMG_20190501_205946.jpg

Lemon Berryade
Serinin meyve aromalarından biri daha: Lemon Berryade.

İçerikte ahududu ve limonata verilmiş. İçeriği başarılı bir şekilde yansıttığını düşünüyorum. Esasında şimdiye kadar incelediklerimin içinde içeriği yansıtamayan neredeyse yok gibi (Berries'deki karışıklığı saymıyorum). Bu anlamda bu DIY kitleri oldukça başarılı buluyorum. Bendeki aşağı yukarı 20 aromadan çok azına değinme fırsatı bulamadım, birkaç güne onlar da tamamlanacak. Ancak şimdiye kadar olanlar için hayli başarılı diyebilirim.

Lemon Berryade'e dönecek olursak şunları ifade edebilirim: Limonata ve ahududu ikilisini buluşturan bu aromada öne çıkan tat limonata. Dikkatinizi çekmek isterim: Limon değil, limonata. Ekşi bir limon tadından ziyade şekerle tatlandırılmış bir limonata tadı damaklarınıza dağılıyor, onun hemen ardından da ahududu esintileri.

Karışımda daha az miktarda kendine yer bulduğunu düşündüğüm ahududu da bu aromayı ekşi yapmaya yeterli gelmiyor. Finalde yine tatlı bir likit içtiğinizi anlıyorsunuz.

Limon aromalarının çoğunda şöyle bir risk var: İyi seçilmemiş limon aromaları hem boğazı yakıyor hem de boğazda gıcık oluşturabiliyor. Lemon Berryade için bunu söylemek mümkün değil. Son derece yumuşak içimli bir aroma Lemon Berryade. Drop gibi güçlü bir atomizerde bile boğazımı yakmadı.

Toparlayacak olursam limonata tadına ahududunun belli belirsiz eşlik ettiği, şeker oranı dengeli, hassaten meyve tatlarını seven DL'ciler adına tercih edilebilir bir aroma olmuş diyebilirim. Adv olmayı benim için başaramasa da limonata tutkunları için ön sıralarda yer alabilir.

Moon Sugar
Moon Sugar, İlke Kimya'nın tedarik ettiği OHW aromalarındaki Mr. Good Vape serisinin ürünlerinden biri. Daha önce serideki Sweet Lovin'i incelemiştik. Bu ikincisi.

Yine serinin ortak bir noktası yok. Sweet Lovin' karpuz çilek sakız içerikli idi. Moon Sugar ise şekerli kurabiye. Bir diğer ürün olan Melon Head ise Monster Melonvari bir aroma.

Moon Sugar'a dönecek olursak: Şişenin içinde aroma hâlindeyken güzel bir koku ile iyi bir aroma va'dediyordu. Öyle de oldu. İçeriğinde graham crakcker, şekerli kurabiye ve karamel barındıran bu aroma karışımı, finalde en hissedilebilir tat olarak şekerli kurabiyeyi öne çıkarıyor. Graham zemin olarak kendini belli belirsiz hissettirirken karamelin kendine has tadını da almanız mümkün oluyor. Şeker oranı iyi ayarlanmış bir kurabiye tadını ben düşük wattlarda daha çok sevdim.

Bu aromaya eser miktarda tarçın da karıştırılabilir. Likidin tadı tarçını istiyor. Ama çok az miktarda. Boğmadan.

Güzel bir şekerli kurabiye tadında likit tüketmek isteyen arkadaşların tercihi Moon Sugar olabilir. Üzmez, pişman etmez.

Silver
İçerik çok eğlenceli: Pasta. :LOL: Bu hayli kuşatıcı içeriğin neler barındırabileceğini merak edip zamanında bu aromayı istemiştim. Bakalım neler barındırıyor.

Şaka bir yana, pasta ifadesi hayli genel bir ifade. Üstelik bir taban aroması zannı da oluşturabilir. Peki gerçekten öyle mi? Değil.

Biraz kremşanti, vanilya desteği ve pasta tabanı bu likide yön veriyor. Doğum günü pastası gibi düşünebilirsiniz. Kremalarla arası iyi olanları mutlu edecektir. Gear'da düşük sıcaklıklarda yaptığım üst üste çekimlerde farklı deneyimler de yaşattı bana. Her nefes birbirinden başka tatlar sunuyor adeta.

Bir nefeste pasta tabanı vururken diğerinde kremalar baskın çıkıyor. Vanilya tadı ise likidi çevrelemiş. Her nefesinizde vanilya içeriğini hissedebiliyorsunuz.

Yine de bu aroma bu haliyle bile taban olarak kullanılabilir. İçerisine atacağınız kivi ya da mandalina gibi görece ekşi tatlar bu aromayı bambaşka bir şekle sokabilir. Sizin hayal gücünüze kalmış. Belki biraz çilek biraz muz. Ya da krokan tadını elde edebileceğiniz çeşitli çerez aromaları. Gönlünüz ne içmek istiyorsa. :) Ama yine de bu haliyle de epey iş görür ve keyif verir. Ben epey sevdim.

Rainbow Sugar
Ne zamandır buraları ihmal ettik, araya Ramazan girince, deneyecek ve yorumlayacak aromalar da çok olunca kaldıkça kaldı. Bugün bu araya bir son verelim ve OHW'lerden bir tanesini daha değerlendirelim istedim.

Tatlı ve ekşi meyve şekerlemesi olarak sunulan Rainbow Sugar, tarifteki tada sadık kalıyor.

Tatlı-ekşi dengesi iyi kurulmuş. Bu aromadan ürettiğiniz likide tam tatlı diyecekken yok yok ekşi diyorsunuz. Ekşi diyeyim diyorsunuz tatlılıklar geliyor ağzınıza. Dolayısıyla hem tatlı hem ekşi, mayhoş diyebileceğimiz bir tadı var.

Bariz bir şekilde meyve likidi bu. Hakkı da ciğer çekim. Herhangi bir suni tarafına denk gelemedim ben. Manta Rta'da, 0.17 ohm ve 75 watta gayet hoş tatlar sunuyor size.

Meyveden ziyade kuru meyvelere daha çok benziyor tadı. Şöyle bir şeyi buharladığınızı düşünebilirsiniz:

Netice itibariyle tatlılı ekşili bir tat tüketmek isteyenler için güzel bir alternatif olmuş Rainbow Sugar. Ben DL tipi içimde epey beğendim.

Peach Sunrise
Son seride değerlendirmeye almadığım tek bir aroma kalmıştı: Peach Sunrise. Bu akşam onu konuşalım.

Şeftali, buzlu çay ve limon içeriği ile sunulan Peach Sunrise'ı Gear RTA'ta denedim. 0.37 ohm ve 40 watt dolaylarında. Pamuk Fiber N'Cotton, tel de Fused Clapton.

İlk nefes çok şaşırtıcı. Sevdim sevmedim çizgisinde sevmedime çok çok yakın. Ön yargılı olmamak ve sağlıklı bir değerlendirme yapabilmek adına yaklaşık yarım tank üst üste nefesler aldım. Yorulunca durdum. Peki, Peach Sunrise va'dettiklerini verebildi mi?

Kestirmeden cevap vereyim: Pek veremedi. Buzlu çay denileni soğuk çay olarak hayal ettim. Aklıma direkt Ice Tea Şeftali geldi. Ona biraz limon ekledim. Asitli bir tat düşündüm. Bir de üst üste aldığım nefeslere baktım. Şeftali en net hissedileni, limon çok az, buzdan maalesef eser yok. Ya bize sunulan içerikte bir hata var ya da bu aroma bu kadar.

Genel toplamda şeftaliye biraz limon ekleyip hayal edebilirsiniz ortaya çıkan tadı. Buz ya da serinlik beklemeyin, o yok. O olmadığı gibi acıya çalan değişik bir tat da var.

Damak zevkine göre belki alınca pişman etmez ancak ben alternatif olarak kendi listemde pek düşünmem. Gerçi burası çok göreceli. Bir arkadaşımız benim beğenmediğim Carnival Crunch için mesaj atıp en çok onu beğendiğini söyledi. :) O yüzden değerlendirmeler öznel, bunu hiç unutmayalım.

Malted Strawberry
Kurulumu vererek başlayayım: Drop RDA, Temco 22 GA Kanthal A1 tel, Fiber N'Cotton pamuk, 0.17 ohm ve 75 watt

Malt çilek içeriği ile sunulan OHW Malted Strawberry, OHW'nin bu seride karşımıza çıkan pek çok çilek aromalı ürünlerinden bir tanesi.

75 wattlarda içmeme rağmen sanırım kanthal tel kullanımımdan ötürü aşırı sıcak bir buhar elde edemedim. Bu iyi bir şey. Aynı kurulumda teli clapton cinslerinden birinden seçmiş olsaydım 60 wattan yukarı çıkamazdım. Bu kurulumla hissettiğim tat esintili bir çilek aroması oldu. Ya clapton türü tellerle aroma eşiğimi hayli yükselttim ya da mevcut tat bu, bilemiyorum. Bu çileğe hafif bir tahıl tadı da eşlik ediyor. Bir tür çilekli smoothie içiyormuşsunuz gibi düşünebilirsiniz. Yoğun, baygın bir tat yok ortada. Karşılaştırmak için teli değiştirip tekrar bakmak lazım. İleride belki buna bir güncelleme de yapılabilir.

Bu haliyle çilekli bir smoothie tadı almak isteyenleri mutlu edecektir. OHW'lerin genelinde olan ve bazılarınca 'şerbet' diye eleştirilen duruma yapılan bir tür itiraz sanki Malted Strawberry. Çileği yapay değil, içimi hoş, çilekseverler için ADV kategorisinde. Epey beğendim.

Strawberry Pound Cake
Tıpkı Watermelon Slush gibi OHW'nin ödüllü likitlerinden biri. Malted Strawberry'deki kurulumun aynısı ile devam ediyorum.

Strawberry Pound Cake'teki çilek, Malted Strawberry'deki çileğe göre daha üstü örtülmemiş, berrak bir çilek. Tahıl karışımı ondaki çileğin üzerini bir miktar örtüyordu. Bunda daha önde bir çilekten bahsedebiliriz. Bu çilek tadının üzerine çikolata parçacıkları serpiyoruz. Çok gerilerden gelen kek tadı bu pastane aromasını tamamlıyor. Ödüllü olması açısından söylüyorum: Bende bir Watermelon Slush etkisi yapmadı. Hani ona ödül verildi ise buna neden verildi diyesi geliyor insanın. Çikolata ve kek tadı bu aromayı özellikle bu sıcak günlerde biraz ağırlaştırıyor. Üst üste yaptığınız çekimlerde adeta midenize bir yumruk atıldığını hissediyorsunuz. Tam üç haftadır demleniyor bu aroma. Biraz daha demlemeye mi ihtiyacı var, yoksa demlendikçe mi ağırlaşacak; birlikte göreceğiz. Malted Strawberry'nin o hafif çilek rüyasından sonra Strawberry Pound Cake bir parça kabusa dönüyor. Kabus kelimesi sizi hepten korkutmasın, içilmeyecek bir tattan bahsetmiyoruz. Ancak ikisinden birini tercih etsem Malted Strawberry'yi bir adım önde görürdüm.

Strawberry Cannoli
Çilek tatlarından devam edelim.

Cannoli tadına sanırım artık alıştık. Hem çeşitli tedarikçilerde gördüğümüz mix aromalar hem de OHW serisinin içindeki birkaç cannoli aroması bu tada artık yabancı olmadığımızı gösteriyor.

İlk nefeslerde bu cannoli tabanı aromaya damgayı vuruyor. İçi krema dolgulu bir İtalyan tatlısı olan cannoli, bu tasvire uygun bir biçimde belirginleşiyor. İçi krema dolgulu, üstünde de çilek tadında küçük şekerlemeler var. Elbette geneli de çilekli bir aroma bu. Hem o kremalı dolguyu hem de çilek tadını eşit biçimde alıyorsunuz.

Cannoli tadına bir antipatiniz yoksa Strawberry Cannoli ortalamanın biraz üstünde bir pastane likiti hizmeti yapıyor. Likitin hayli şekerli olduğunu buharlamayı bıraktıktan sonra dudaklarınızda kalan şeker tadından da anlayabiliyorsunuz.

Captain Cannoli
Sözü birbirine bağlaya bağlaya devam edelim. Çilekten cannoli dosyasına geçtik. Captain Cannoli, OHW'nin cannoli içerikli aromalarından biri.

Tabanda aynı tat: Bisküvili tatlıları andıran cannoli tadı. Bu sefer çilek çıkarılmış, onun yerine tahıl notaları eklenmiş. Cereal dediğimiz türden notalar bunlar. Çeşitli likitlerde de rastladığımız, tadı biraz daha ağırlaştırdığına inandığım ve yıldızımın tam olarak uyuşmadığı bir tat. Kremalar ve vanilyalar bu sefer adeta fışkırıyor. Başından sonuna kremalı bir likit içtiğinizi anlıyorsunuz.

Tıpkı Strawberry Pound Cake gibi yaz aylarında pek 'koşacağına' inanmadığım bir tat skalası yakalanmış Captain Cannoli'de. Onu yaz aylarında denemek de benim talihsizliğim olarak kayıtlara geçsin. Ancak mevsim dönüp de havalar soğuyunca böyle ağır abi tatlara insan ihtiyaç duyuyor.

Genel olarak olumsuz diyemem. Cereal ile yıldızım pek barışmasa da Captain Cannoli sade pastane aroması peşinde olanların ilgi alanına girecektir. Dolu dolu bir pastane aroması bu. Kremalar, vanilyalar, tahıl ve cannoli dörtlemesi bu tarz tatları sevenleri epey mutlu edecektir.

Original Cannoli
Cannoli Series'in son cannoli içerikli aroması ile bu seriyi bitirelim.

Malted Strawberry'den beri kurulumu değiştirmedim, önce bunu söyleyeyim. 22 GA'yı epey sevdim. Hem aşırı aroma yüklemesi yapmıyor hem de yüksek wattlarda bile öyle aman aman sıcak bir buhar üretmiyor. Hâlâ 75 watta içiyorum.

Sonra da limonseverlere bir çağrıda bulunalım: Toplanın! Zira nefis bir misket limonu şöleni Original Cannoli'de sizleri bekliyor.

Tahıl, meyve, krema, cannoli... Hepsini bir kalemde geçelim. Hiçbir tat bu enfes misket limonu varken buradayım diyecek cesareti gösteremiyor. Bu aromanın ağası misket limonu. İki iki daha dört.

Nefes içeri giderken limon, dışarı çıkarken diğer bütünleyici tatlar. Tahıl ve cannoli zannımca o kadar az ve kararında kullanılmış ki misal olarak Cannoli Series'in diğer aromalarında hissedilen cannoli tadı bu aroma kendine yer bulamıyor. Bana öyle geliyor ki diğer bütün tatlar keskin bir aroma olan, adını söyleyince bile yüzümüzün ekşidiği bu misket limonu tadını yumuşatmak ve ehlileştirmek için kullanılmış. Ne limon boğazınıza hücum ediyor ne de diğer tatlar limonu bozuyor. Mükemmel bir uyum.

Likit olarak Army Man ve Lemon Tart'a gönül vermiş arkadaşlar evyap yapmaya niyetlenir ve başka tür bir limon tadı ararlarsa adres artık belli: Original Cannoli.

Sanırım bu serinin gözdesi benim için Original Cannoli oldu. Şişe bitene kadar yakasını bırakacağımı pek sanmıyorum.

Police Man
Man Series aromalarından Police Man uzun zamandan beri piyasada olan bir ürün aslında. Aroması olmadığı zamanlarda likiti satışta idi. Sonra bir dönem üretimi durdu. O dönem üzülen de çok olmuştu, takip edebildiğim kadarı ile. Ben aromasını da likitini de daha evvel denemediğim için merak içinde olsam da genel itibariyle nötr pozisyonunda idim. Bugüne kadar.

Donuts içerikli bir aroma Police Man. Marşmelov ve meyve halkaları ile desteklendiği belirtiliyor içerikte ama ben meyve halkalarını hiç hissedemedim. Sade, biraz tahıla kaçan, marşmelovun o yumuşaklığını hissettiren bir yönü var. Bu kadar.

Gerçekten bu kadar. Daha ötesinde bir şey söylemek pek mümkün değil gibi. Donuts deyince aklıma direkt Loaded'ın Glazed Donuts'ı geldiği için onun yanında Police Man'in pek itibar edilir bir yönü yok gibi geldi. Dümdüz donuts tadı isteyenler tercih edebilir. Biraz tahıla da benzeyen bu tat sanırım benim uzun süre içebileceğim bir lezzet değil. Bekledikçe bu tat nereye doğru evrilir, daha bir tatlı kıvam alır mı; bunu ancak bekleyerek görebileceğiz. Ancak bu haliyle bana pek hitap etmediğini söyleyerek bitireceğim.

Rainbow Milk
Rainbow Sugar'ı yorumlarken tatlı ve ekşi meyve şekerlemelerini aynı anda ağzınıza attığınızı düşünün, demiştim. Tadı ona benziyordu.

Rainbow Milk de benzer bir taban üzerine inşa edilmiş. Bu kez eklenen süt aroması o tatlı-ekşiliği biraz seyreltmiş gibi duruyor.

Tadını hiç bilmediğiniz DIY kitlerden gözünüze kestirdiklerinizden birini almaya karar vermek güç bir karar. Bunu ben de çok sık yaşıyorum. Bir beklentiye giriyorsunuz, tercih ediyorsunuz ve hep tercih etmediğiniz daha iyiymiş gibi geliyor satın aldıktan sonra. :) Bu hissi yaşamamanız adına kendimizce bir şeyler karalamaya çalışıyoruz.

Şunu bir netleştirelim: Rainbow Milk mi yoksa Rainbow Sugar mı? Adlarının yanında şişelerinin rengi bile neredeyse aynı olan, aynı seriden çıkan bu iki aromadan ikisini birden almayacaksak hangisini tercih edeceğiz?

Daha keskin bir tat istiyorsak, ekşili meyve şekerlemesi tadının bir parça daha ön planda olduğu bir tat istiyorsak Rainbow Sugar'ı; bu tadın üzerine süt dökülüp yumuşatılmış, daha sakin bir halini istiyorsak Rainbow Milk'i seçmeliyiz. İkisini birden almak, en azından taban olarak benzer notalarda iki likit içmekle aynı anlama gelecektir. Bu noktada karar sizin.

Benim fikrimi soracak olursanız o şekerleme tadı ile damağı biraz daha az yoran Rainbow Milk'e kalbim daha fazla ısındı diyebilirim. Aynı şekilde yine bana göre Rainbow Milk gün boyu rotasyonuna daha uygun bir aroma hissiyatı barındırıyor.

Melon Head
Melon Head için OHW'nin Monster Melon yorumu yapabiliriz. Kavun, papaya mango. İçeriğe göre bazı farklılıklar mevcut: Kavun, tatlı olanından seçilmiş ve biraz da taze narenciye eklenmiş.

Monster Melon klonlarını pek sevmem. Sebebi belli: Papaya. Bizim damak zevkimize hiç uymayan acı, tuhaf bir tat bu papaya. Gerek ELR'deki reçetelerde, gerekse çeşitli tedarikçilerimizde gördüğüm Monster Melon klonlarında papaya bire bir oranda kullanıldığından bu aroma benim için pek de elimin gitmediği bir seçenek oluyordu şimdiye kadar. Melon Head ile durum biraz farklılaşıyor.

Bir kere korktuğum başıma gelmiyor: Papaya bu karışımın dibine gömülmüş, çok az hissediliyor. Bu da likiti acı ve sabunumsu bir görüntüden kurtarıyor. Sonrasında kavunun hakikaten o tatlılığı ön plana çıkıyor. Bazı nefeslerde yer yer kavunlu sakıza da benzettiğim bir toplam ortaya çıkıyor. Mango da kendi karakterini belli edecek şekilde bu aromada yer buluyor.

Sonuç: Beni Monster Melon türü bir aromaya ısındıracak bir final ortaya çıkıyor. İşin içine kavunun girmesi zaten direkt radarımda olmasına vesile oluyor. Sonucun böyle memnun edici olması da beni epey sevindiriyor.

Farklı bir Monster Melon denemek isteyenler, benim gibi papaya sevmeyenler için doğadan bir alternatif. Melon Head hoş bir DL tipi aroma hüviyetinde. Bu serinin başarılı aromalarından biri.

Honey Tobacco
OHW DIY kitlerinin içinde yer alan üç tütün içerikli karışımından biri de Honey Tobacco. Hatırlanacağı gibi birkaç ay önce Almond Tobacco'yu incelemiş ve beğenimizi ifade etmiştik.

Honey Tobacco yaklaşık 6 haftadır demlenmekte idi. Bilerek bu kadar sabrettim. Tütünlü aromaların demlenme süreleri malumunuz. İlke Kimya 3 hafta öngörse de bu sürenin bu aromaya yeterli gelmeyeceği kanaati bende oluştu. 6 hafta sonra bugün önce Ida'da, sonra da Spica Helix'te denedim. Sonuç muazzam.

Şimdi detaylar: Az değil, yüzde 20 aroma kullanıyoruz bu DIY kiti hazırlarken. İşin içinde bal da var. Daha başlangıçta bu kadar aroma boğazda yapış yapış bir tat bırakır mı diye endişe ettim ama hiç de beklediğim gibi olmadı. Bal ve tütün birlikteliği deyince daha önce incelediğimiz CdD Tabak No 309 geldi aklıma. Tek endişem, onun kadar beğenebilir miyim diye olmuştu. Honey Tobacco'un bu iz bırakan performansından sonra ikisinden birini tercih durumunda kalsam 309'la vedalaşmam gerekebilir.

Ida'da tütün ve bal dengesi mevcuttu. Bu dengeye inanılmaz bir aroma dengesi de eklendi. Hani sanki yüzde 20 ile değil de daha aşağıda bir oranla demlemişim gibi. Hiç yormayan bir aroma performansı. Vıcık vıcık bir şeker tadı mevzubahis bile değil. Benzer şekilde boğazda tıkanıp kalan bir bal tadı da yok. Fakat asıl sürpriz Helix'e geçince oldu. Nefeslerin sayısı arttıkça bal tadı ön plana çıktı. Daha doğrusu şöyle: Önce tütün tadı beni karşıladı, fakat sonrasında ağızda kalan ve olsa da yesek dediğiniz bir bal tadı selamladı. Ne zamandır mesafeli durduğum Helix'i bana sevdirdi. Aroma işleri böyledir, bazen bir aroma gelir ve size o atomizeri sevdirir. Şimdi sırf bu aromayı içmek için bile elim Helix'e gidecektir.

Buradan şöyle bir sonuç da çıkar: Bu insanı mest eden öndeki bal tadı bu atomizerle alınır. Belki başka biri ile değil. Aromaya da böyle yaklaşmak gerekir. Fakat her ne olursa olsun çok klas bir tat Honey Tobacco. Klonlarını tarihin derinliklerine yollayacaktır. Uzun demleme süresi size böyle güzellikler sunacaksa beklemeye değmez mi?

OHW'nin tütün serisi yüzümü güldürmeye devam ediyor. Elimizde incelemediğimiz tek aroma kaldı: Çok yakın bir zamanda Custard Tobacco'ya da değinip OHW sayfasını kapatacağız. Şimdi biraz Honey Tobacco ile keyif vakti.


Island Man
İstanbul'da bir depremin yaşandığı ve hepimizin epey korktuğu bir günde hiçbir şey yaşanmamış gibi yapıp bir aroma yorumlamak ne derece doğru bilmiyorum ama hayatı ne kadar çabuk normalleştirirsek o denli iyi diye düşünüp Island Man hakkında bir şeyler karalamak istedim. Belki bugünlerin bir hatırası olarak da geleceğe kalır. Öncelikle hepimize yeniden geçmiş olsun diyorum, Allah'ım bir daha yaşatmasın.

Sabah okula gitmeden evvel Reload'u Island Man ile doldurdum. İlk defa deneyeceğim likitler için bu durum pek tarzım değildir. Önce rda'da deneyip sonrasında rta'ya geçerim ama sanki bu tadın iyi olduğundan o derece emindim. Yanılmadım.

Tropikal karışık meyve içeriği ile bize sunulan Island Man, Man Series'in gözde aromalarından biri. Hakkı da var. Bütün gün iki tank dolu dolu içtim de bıkmadım. Birazdan üçüncü tankı dolduracağım.

İlk hissettiğim karpuz, ardından çilek ve ananas, nihayetinde kivi. Tatlı olanından. OHW'lere yapılan şeker şerbet eleştirisini duymuş gibi tatlılık oranı iyi ayarlanmış bir karışım ortaya çıkıyor. Mtlde pek iş yapacağını sanmıyorum, tipik bir DL aroması gibi duruyor. Ama söz konusu ciğer çekim olunca da size muhteşem bir tropik şölen sunuyor. Hakikaten başarılı ve birinci sınıf. Yanılmıyorsam stoku biten ve sonra yeniden stoklara giren aromalardan biri oldu. Gerçekten çok beğendim. Rotasyonda tutacağım DIY kitlerden biri haline geldi. Ne va'dediyorsa onu dolu dolu veriyor.

Deprem endişesi ile eve giremediğim saatlerde çektiğim bir fotoğraf ile sözlerimi tamamlayayım.
IMG_20190926_180646.jpg
 
Son düzenleme:
Öfff gelmiş en pis rezalet aromalar :sick:
Safi efektör safi efektör o_O
En az 10 tane denemişimdir, ne tel dinler ne pamuk. Tele pamuğa bunu yapan böbrek dalak affetmez Allah muhafaza :eek:
Hadi illa alayım deneyim diyorsanız da 100 ml'e tamamlayacak şekilde demleyin kendinize yazık etmeyin.
Vape dünyasının en Overrated Markası olabilir kendileri.
Emeğe saygı verdim şükunu +++
 
Elinize kaleminize sağlık @antitu hocam.
Ben şans eseri siz incelemeden melon head almıştım.
Demleyip denedikten sonra 4 tane daha aldım.
Demlenen 3 tane var ve indirime girmişken daha alsam mı diye düşünmekteyim :)
Ama diğer denediğim aromaları bana uymadı açıkçası.
Not : Sadece mtl olarak içim yapıyorum.
 
Hocam kullandığınız cihaz bile nasıl fark ettiriyor. Mesela ben Original Cannoli'yi Drop'ta çok sevdim. Ama Reload daha iyi aroma vermesine rağmen o misket limonu tadının yanına cannoli tadını da ekledi ve hoşuma gitmedi. Sevdiğiniz tatların peşinden gidin, ama tabii bıkkınlık oluşturacak kadar da değil. :)
 
Geri
Üst