1999 Gölcük ve Düzce depremlerini Bolu'da yaşadım. Fay hattına uzak sayılabilecek bir bölgede oturuyorduk ve Bolu'da ağır hasar gören binaların çoğu bizim mahalledeydi. Oturduğumuz binaya da orta hasarlı raporu verilmişti. Üzerinden 20 yıldan fazla zaman geçti. Bazen Bolu'dan geçerken hala mahallemi göresim gelir ve sırf bu yüzden şehir merkezine girer, iki dakika eski evime bakar, sokaklarında dolaşır, yoluma devam ederim.
Kimse fay hattına uzak olduğunu zannedip sevinmesin bence. Türkiye'de yaşıyoruz. Gölcük merkezli deprem Düzce'de yıkılmalara sebep olmuştu. İlk depremde Düzce'de yıkılmayıp hasar gören binaların tamamı Düzce depreminde yıkıldı. Şimdi o bölgede yaşanacak yeni bir depremle birlikte benim eski evimin de yıkılacağını tahmin edebiliyorum.
İstanbul'da yaşanacak depremde çok insan ölecek. Kurtulanlar da ölmek isteyecek. İnsanlar şehirden kaçamayacak, sokakta yakalananlar evlerine ulaşamayacaklar. Akşam trafiğinde evine iki saatte gidenler depremden sonra nasıl gidebilecekler sizce? Düşünsenize... Yağma, hırsızlık, gasp her şey gözümüzün önünde yaşanacak. İmkanım olsa 2 saat yaşamam şu şehirde.
Bu depremle ilgili birkaç yıl önce ekşi sözlük'te yazılan bir entry var. Çok uzun bir yazı. Üşenmeyin, mutlaka okuyun.
Uzun yıllar önce depremi merkez üssünde yaşamış biri olarak deprem kelimesini her duyduğumda uzun uzun konuşasım gelir. Faydan bahsediyorduk çenen düşmüş diyenler kusura bakmasın.